Süper Amatör’de mücadele eden Küçükyalı Yelken Spor Kulübü, Başkanları Vedat Başkapan yönetiminde bünyesinde birçok sporu barındırıyor. Biz de bu ay sizler için Teknik Direktör Uğur Aktan, Altyapı Sorumlusu Burak Efe ile bir araya geldik, kulübün hedeflerini, amatör kulüplerin sorunlarını iki teknik adamla konuştuk…
Uğur Hocam öncelikle sizi okurlarımıza tanıtmak isteriz. Futbolla tanışmanız, teknik direktörlük kariyeriniz nasıl başladı?
– Ben Uğur Aktan, 33 yaşındayım çok küçük yaştan beri futbolu takip ediyorum, hep içinde oldum.. Üniversitedeyken en büyük hayalim spor muhabiri olmaktı. Kısmen de spor medyasının içerisinde muhabir olarak değil de editör olarak yer aldım. 2011 yılında Fanatik gazetesinde staj yaptım. Ardından iş hayatına Eurosport, Ntv Spor ve TRT Spor’da devam ettim. Türkiye’de futbolun doğaçlama bir oyun olduğunu, Avrupa’ya göre çok kaliteli bir futbol oynanmadığını fark ettim ve bunun üzerine araştırmalar yaptım. Bu araştırma süreci sonucunda başka soru işaretleri de beraberinde geldi. Bir gün arkadaşlarımla halı saha maçı yaptık ve yenildik. Ben sürekli o maç hakkında ‘Neleri yanlış yaptık? Neleri yapsak sonuç daha iyi olurdu?’ diye düşünmeye başladım. Kaliteli bir futbol ortaya koymak ve üretmek amacıyla antrenör olmak istedim. Antrenörlük kariyerime Zümrütevler U-13 takımında başladım. Daha sonra Küçükyalı Yelken Spor’a geldim. Beş senedir buradayım. Kendi ekibimi kurmak istedim, ekibim futbolla küçüklükten beri iç içe olduğumuz arkadaşlarımdan oluşuyor. Burada teknik ekibimle birlikte ilk senemizde U-18 takımıyla şampiyonluk yaşadık ve kulüp tarafından A takım teknik direktörlüğü için teklif geldi. Kabul ettim ve ben de bu geçiş sürecini böyle tamamlamış oldum.
”SÜPER AMATÖR’DE EN GENÇ YAŞ ORTALAMASINA SAHİP TAKIMIZ.”
2018’de 1. Amatör Lig’de şampiyon olarak Süper Amatör’e, ardından Bölgesel Amatör Lig’e çıktınız. Şu an Süper Amatör Lig’de mücadele ediyorsunuz. Futbolda kulüp olarak hedefiniz nedir?
– Şu an Süper Amatör Lig’de mücadele ediyoruz. İstanbul’da Süper Amatör’de en genç yaş ortalamasına sahip takımız. 18,5 yaş ortalaması ile en genç A Takım biziz. Bu sene böyle bir anlayış ile yola çıktık. Gençlerle mücadele ediyoruz. Bu bazen dezavantaj olabiliyor, takımda 2-3 tane 30 yaşında futbolcu olsa belki istediğimiz sertliği daha kolay yakalayabiliriz fakat kulüp olarak bu yolu seçtik. Her geçen gün lige daha fazla adapte oluyoruz. Bu bir süreç ve bu zorluklarla karşılaşabileceğimizi biliyorduk. Biz Türk futboluna, futbol piyasasına oyuncu yetiştirmek istiyoruz. Genç oyuncular için bir vitrin merkezi olma hedefimiz var. Genel olarak amatör kulüplerin misyonu ve vizyonu da bu yönde olmalı diye düşünüyorum.
Amatör kulüplerimizin en büyük sorunu tesis, tesisleriniz kulübünüze mi ait ? Sizin için yeterli mi ?
– Tesisler kulübümüze değil belediyeye ait. Bildiğimiz kadarıyla şu an belediye ve Emlak Konut arasında bir takım problemlerden dolayı sahaya bir çivi bile çakılamıyor. Akşamları ışık yetersizliğinden dolayı göz gözü görmüyor. Geçen gün bir oyuncunun çapraz bağları koptu. Dolayısıyla antrenman ve maçlarımızı yaparken, tesislerin elverişsiz olmasından dolayı büyük sıkıntı yaşıyoruz.
Federasyondan, spor müdürlüklerinden gerekli desteği alabiliyor musunuz? Federasyondan beklentileriniz nedir?
-İsteklerimizi, uyarılarımızı ve çözümleri iletiyoruz fakat geri dönüş hiçbir şekilde gelmiyor. Amatör kulüplere modern tesisler, ekipmanlar ve spor eğitim desteğinin verilmesi gerekiyor. Gerekli desteği alamıyoruz. ‘Yetkililerin biz neden bir şey yapmıyoruz?’ diye oturup düşünmesi gerekiyor. Öncelik olarak futbolcu sağlığını da düşünerek, bir an önce sahaların zemin iyileştirilmelerinin yapılması gerekiyor
”GELİR OLMADIĞI İÇİN VE SÜREKLİ BİR GİDER OLDUĞU İÇİN ÇARK BİR SÜRE SONRA DÖNMEMEYE BAŞLIYOR.”
Bütün amatör kulüplerimizin finansal sorunları gün geçtikçe büyüyor. Kulüp olarak nereden kaynak yaratıyorsunuz?
– Maddi kaynak başkan ve yöneticiler oluyor. Giderleri onlar karşılıyor. Amatör kulüplerin maddi kaygılarını önlemek için federasyon yardımcı olabilir. A takım ve genç takım ile maç kazandıktan sonra federasyondan herhangi bir maddi gelir olmuyor. Gelir olmadığı ve sürekli bir gider olduğu için çark bir süre sonra dönmemeye başlıyor. Türkiye’de çok fazla profesyonel futbol takımı var dolayısıyla amatör kulüplere gerekli destek verilemiyor. En büyük problemin bu olduğunu düşünüyorum.
”Eğitim ve sporun bir arada ilerlemesi gerekiyor”
Burak Hocam siz de kulübün Alt Yapı Sorumlusu olarak görev alıyorsunuz. Sizi de okurlarımıza tanıtmak isteriz.
-18 sene amatör küme ve PAF takımlarda futbol oynadım. Uludağ Üniversitesi Maliye bölümünü bitirdim ve bankacılık sektörüne girdim. Kocaelispor paf takımındayken futbol kariyeri ve üniversite arasında bir seçim yapmak zorunda kaldım. Türkiye’de maalesef ikisi aynı anda yürümüyor. Bizim ülke olarak sorunlarımızdan biri de bu. Yurt dışında, eğitim ve spor kariyerini aynı anda yürütmek için teşvikler sunuluyor. Benim zamanımda ikisinden birini seçmek zorunda kalıyordun. Şu anda da aynı şey devam ediyor. İki senedir Küçükyalı Yelken Spor’un alt yapı sorumlusuyum. Alt yapıda iki senedir güzel başarılar elde ediyoruz. Amacımız A takımımıza ve Türk futboluna oyuncu yetiştirmek.
Genç kategorilerde sporcularınız var… Hangi kategoriler?
– U-11, U-12, U-13, U-14, U-15, U16, U-17, U-18 olmak üzere genç kategorilerde ve A takım kategorisinde varız.
Hocam amatörlerin sorunlarını size de soralım?
-Maliyet en büyük sorun. Futbol akademiden, ailelerden gelen kaynaklar ile alt yapıyı bir şekilde idare edebiliyoruz. Çocuk yetiştirmeye çalışıyoruz ve bunun en büyük anahtarı da tesisleşme. Tesisleşme ve malzeme kısmının desteklenmesi gerekiyor. Eğitim ve sporun bir arada ilerlemesi gerekiyor. Aynı zamanda yetenek havuzunu, oyuncuları ortaya çıkaracak ve takip edecek bir sistem kurulmalı.
RÖPORTAJ: FIRAT OĞUZ
FOTOĞRAFLAR: RAMAZAN METİN
Sinan Kaloğlu: “Oyuncularım gerçekten tarih yazıyor, yazmaya da devam edecekler”